Büyük kentlerin otopark sorunu günlük yaşamımızın bir parçası maalesef. Gittiğimiz pek çok yerde otopark kapasitesi çok yetersiz. Hal böyle olunca araçlarımızı otopark görevlisine bırakmak pek çok kez zaruret oluyor.
Otopark görevlisine teslim ettiğiniz anahtarla aracınızın çalınması oluşabilecek hırsızlık halinde ise aracınız kasko teminatı altında olmayacaktır. Bu durumda zararınızı otopark görevlisi ve varsa işvereninden talep etmekten başka yol kalmıyor. Ancak bu yola başvurmanız da zararınızın kesin tazmin edeceğiniz anlamına gelmiyor.
Neden mi?
Yol/kaldırım kenarında aracınızı teslim ettiğiniz kişiyi bilmek/bulmak zorundasınız ki talebinizi yöneltebilesiniz. Hadi buldunuz diyelim, kendisine araç teslim edildiğini kabul etmiyorsa, birde aracı teslim ettiğiniz ispat etmelisiniz. Diyelim ki herşey yolunda gitti, zararınız Mahkeme tarafından karar altına alındı, muhatabınızın zararınızı karşılayacak ödeme gücü var mı? Konuyla ilgili olarak Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2006 tarihli bir kararından örnek vermek gerekirse ; ... park yeri ararken, kahya kılıklı birinin gelip, "ben dışarıda park yeri bulurum, sen bana anahtarı ver" dediğini, anahtarı bu kişiye verdiğini, bu kişinin aracı çalıştırıp, ileride bir yere park etmek için hareket ettiğini, arkasından gözlediğini, ancak gözden kaybolduğunu beyan etmiştir. Bu eylemde, aracı götüren, davacıyı yanıltarak, hile ile ve davacının hulus ve saffetinden yararlanarak, davacının iradesini fesada uğratıp, aracın rıza ile teslimini sağlamış olduğundan, dolandırıcılık suçunu işlemiştir. Özel bir tarzda teslim ve muhafazaya tevdi bulunmadığından, emniyeti suistimal suçu oluşmamıştır. Kaldı ki, bu suç dahi teminat dışıdır" Alıntı yapılan Yargıtay Kararına göre; aracınızı otoparkçı çalarsa ya da otoparkçı gibi görünen kişi çalarsa "Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları" çerçevesinde sahip olduğunuz Kasko poliçesinden zararınızın karşılanmasını beklemek mümkün değil.
Evrim Sigortacılık Hukuk Danışmanı
Avukat İlker Kırgıl / Kırgıl&Kırgıl Avukatlık Bürosu